ne yazsam?

3 Ağustos 2016 Çarşamba
ne yazayım ki; tatsız tuzsuz bir şehir olduğunu mu mesela istanbulun artık 

ya da çantamda ihsan oktay anar'ın puslu kıtalar atlası ile dolaştığımı; ve nihayet anar ile barışıp okumaya başlayabildiğimi, yazsam mesela 

ya da bir kuple dedeağaçtan ve orada küçük bir tavernada yediğim lezzetli barbun ve sonrasında yediğim tatlılardan, bahsetsem mesela... nasıl hafif nasıl güzel bir tatlıydı ve nasıl 55 gösteren ama 68 yaşındayım, diyen teyzenin; mutlu insan güzel yemek yapar düşüncemin sağlaması olmasıydı. 

ya da yine dedeağaçta bir öğle yemeğinde tercih ettiğim hovoli restoranın sahibesi ile istanbul, olaylar, olaylar, olaylar üzerine sohbet ederken gayet özenli hazırladığı tabaktaki tabuleyi çok beğenmeyince ben üzüldüğünü kahve ve tatlı ikram edip bir şekilde gönlümü almaya çabaladığını... anlatsam mesela 

bu ara hem çok okuduğumu hem çok uyuduğumu yazsam, şaşırmazsınız zaten 

caz festivalinin açılış konserine gittiğimi yazsam mesela... sonra bir daha gidemediğimi hiç bir konsere,  

saçlarımı kestirdiğimi / hafiflediğimi yazsam mesela ruhumun aynı hafiflemeye ne zaman ulaşacağını bilmediğimi eklesem peşine 

tahsin yücel okumakta geç kaldığımı yazsam mesela... hemen diğer kitaplarını alsam... 

evde yemek yaptığımı, yaparken mahler dinlediğimi, spora gittiğimi, günlük yaşamımı devam ettirdiğimi ama aklımın deniz kıyısında bir hamakta olduğunu... yazsam mesela 

hafta sonu kısa bir seyahat yapacağımı... 

yazsam ve ne yazsam anlatamadığımı... canımın sıkıldığını 

evet, canım sıkılıyor. 



4 comments:

  1. Cafe Tigris dedi ki...:

    Ama olmaz ki canım bu kadar işin arasına sıkılmayı da nasıl sıkıştırdı o yürek ?

  1. Goddess Artemis dedi ki...:

    Geçecek... Ben de öyleyim. En sevdiği şeylerden zerrece keyif almaz mı insan? Uzaklaşmak iyi gelir, kitaplar, müzik, evcil hayvanlar iyi gelir.
    Sıkıntılar bir gün mutlaka geçer, asla kalıcı olmaz.

  1. Handan dedi ki...:

    cafe tigris; evet, kinaye de yapıyor olsanız ya da samimiyetle de yazmış olsanız; ''bu kadar'' meşgale, seyahat, kitap, ev, mekan arasında sıkılıyorum.

  1. Handan dedi ki...:

    artemis; selam, elbette geçecek geçecek de... nasıl geçecek! az hasar çok yakın arkadaş ve küçük bir izole çevre ile geçirmek gerek. sevgiler.