istanbul notları

18 Aralık 2015 Cuma
xanthi dedik yunana gittik geldik sanki istanbulda hiç gezmedik gibi istanbul notlarını ihmal ettik. etmeyelim:) istanbulu sevelim, gezelim, görelim ve tabii paylaşalım. 

iki hafta kadar önce iş çıkışı yılbaşı havasını solumak nerede ne var ne yok diye görmek için önce akmerkez sonra kanyon avmleri gezdim;  taksim meydanı malum yine ve yeniden inşaat olduğundan şehrin bu tarafında geziyorum son zamanlarda. akmerkez bildiğiniz gibiydi esas şakacıktan kar yağdırmış kanyon en çok yeni yılı hissettiren yerdi. alışveriş derseniz h&m deki kasa kuyruğunu saymazsak hatırı sayılır bir alışveriş göremedim ben. h&m fiyatlarının uygunluğu ile her daim kasasında kuyruk olan bir mağaza; son zamanlarda mango bile junior vakko gibi davrandığından... 

kanyonda da macrocenter, tchibo gibi favori mağazalarımı dolaştıktan sonra bir kahve içmek için numnum da aldım soluğu. kronotrop biliyorsunuz artık mehmet gürs'ün yani doğal olarak her mehmet gürs mekanında kronotrop var. önce espresso sonra cortado içtim. espresso ve filtre kahve zaten benim damak tadıma uyan klasik kahveler. cortado bir kış günü kocaman bir dilim pasta ile içeceğim bir kahve olarak yer etti damağımda. bara kurulup ister kahve için ister bira isterseniz de tolga'nın size hazırlayacağı içkiyi yudumlayın. ben bir gün bira&köfte için gideceğim. bu ara sanırım bir mönü değişikliğine gidecekler ama sanmam ki köfte kalksın mönüden. yalnız laf aramızda cumartesi günleri kreş formatında kanyon numnum;=) çocuğunu kapan geliyor, benim gibi çocuklarla arası pek iyi olmayan biriyseniz hafta içi gidin derim.  

*** 

avmleri boşver handan bize şehirden haber ver! bir kitap panayırı var bu hafta sonu: 

bu hafta sonu aras ve istos yayınevleri 200 ü aşkın kitap ile bir panayırı düzenliyor; 
beyoğlu panayia isodion kilisesinin avlusunda 
kilise nerede? hacopulo pasajının yanında 

kitapları indirimli alacağımız gibi yazarlarla tanışma imkanımız da olacak sanırım. 

*** 

başka ne var şehirde; açılacağını aylar öncesinden sevgili cahide ve tamer ile sohbetimizden bildiğim, açılış gününden de haberdar olduğum ama gidemediğim perispri kumbaracı var istanbulda gün geçmiyor ki mekan açılmasın kabilinden;
perispri balat'ın kardeşi, perispri kumbaracı 
kumbaracı yokuşu no: 36  da bir gidip bakmak bir içkilerini içmek gerek. dekorasyon konusunda ben yazmayayım ama sürprizli olduğunu söyleyeyim. gitmesem de biliyorum:) 

leb i derya'nın karşısı gibi az biraz yürüyün yokuştan aşağı, göreceksiniz mekanı. 

*** 

hava buz gibi. evde beyaz şarap ile risotto yaparken kahveme yolculuk ganimeti jim beam ekleyip içimi ısıtıyorum:)  

*** 

haftaya memet güreli'nin sergisinin açılışı var. evin sanat galerisinde 

*** 

aklıma gelenler bunlar. 

hadi bir kahve daha 

0 comments: