el bakımı, doğum günü hediyeleri, hoşgeldin 48!

8 Temmuz 2021 Perşembe

 siz elinize peeling yapıyor musunuz?  ben hiç yapmamıştım ta ki geçen gün loccitane akmerkez mağazasında yapılıncaya kadar. dezenfektan  vb. ellerimi mahvettiğinden bir kaç aydır loccitane el kremi vs. kullanıyorum; işe yaradı, ellerim

hayata karşı duruşum
gel bakim sen bi, seninle yapacaklarımız var daha çok 
çok güzel haline geri döndü:) geçen gün  mağazalarında el peelingi yaptılar. badem özlü bir granüllü ürün yumuşatılarak eller ovuluyor sonra bol su durulama. onlar haftada bir deseler de bence haftada 1 çok fazla, eller yıpranır ayol zaten günde otuz bin defa yıkıyoruz! neyse, görmüş oldum el peelingi nasıl oluyormuş. ben yapar mıyım, yapmam. altı ayda bir oralarda dolanırken ücretsiz bakıma gelin mesajları birikince gider yaptırırım. o kadar. 

bu 48 pek özgür bir 48 yaş! senelerdir yaptığım iş ile ilişiğimi kestim:))))

sahalara geri döndük dönmesine de beşiktaş'ın hali ne o öyle ya! 

 hafifledim:))) bazan sabahları uyandığımda işe gitmeyeceksin biliyorsun değil mi, diye anımsatıp kendime daha bi keyifleniyorum:))) 

nisan ayında istifayla sonuçlanan süreç şöyle yaşandı benim açımdan; son 4-5 senedir sürekli soruşturma / sürgün / dava / aç dava / kazan handan dava / geri dön / yeniden soruşturma .... şeklinde ilerleyen bir süreç yaşadım; en son artık açtıkları soruşturma benim ''iddialarımı ispat edemediğim / devletin zamanını aldığım'' konulu olunca ifade vermeden önce istifa ettim nisan ayında. zira artık bunlarla uğraşmak istemiyordum. o güne kadar dilekçelerime eklemediğim bütün bilgi ve belgeleri '' ben bunları üst yönetim araştırsın diye eklemedim, buyurun.'' deyip istifa dilekçemi de ekleyip bütün bunlara, son kez  ifade verdim. 

tabii ki aklandım

' devletin zamanını almadığım, bütün söylediklerimin hatta daha fazlasının ispat edilip belgelerinin ekte olduğu; bunun için de herhangi bir  soruşturmaya gerek olmadığının anlaşıldığı '' kararı verildi. 

ben de çantamı alıp çıktım iş yerinden:))) 

konu hala yargıda olduğu için şimdilik bu kadar yazıyorum belki ilerleyen zamanlarda mesela sevmediğiniz bir memurun elini yıkamasından nasıl tutanak tutup soruşturma açarsınız diye müdürleri bilgilendirecek yazılar yazabilir; 

'' verimsiz bu çalışan'' diye başka bir yere tayin   ettirdiğiniz ( sürgün yani) memur davayı kazanıp geri dönünce bu sefer hakkında başka soruşturmalar açmak için nasıl sebepler yaratabileceğine dair müdür tayfasına  tüyolar verebilirim:))) verimsiz dediğiniz insana bilgisayar ve iş vermeyi unutmazsanız iyi olur. çünkü o zaman hakim ''e verimsiz dediğiniz insanın üzerine zimmetli bir bilgisayar bile yok neyle çalışacak bu'' diye bir soru sorabilir! ay müdürlüğünüze bişey olmasın:))))  hakimlerin bu ''nereden baksan tutarsızlık'' olayını gözden kaçırmayacaklarını bilmeniz gerek diye vallahi müdür ve müdüreleri uyaran yazılar yazabilirim:)))) bekleyin anacım:))) 

ama dava konusu olmayacak 1-2 hap bilgi vereyim. bilinen adıyla istifa devlet diliyle '' görevden çekilme madde:94'' günü gelince emeklilik işlemlerinizin yapılması üzerine istanbuldaysanız fatih kaymakamlığının yanında mukim kamu emeklilik dairesinden alacağınız bir dilekçe ( evet diğer sgk'larda yok. sadece vatan caddesinde var kamu emeklilik işlemleri için verilecek 2 satır dilekçe'' ile talebinizi ankara'ya yolluyorsunuz. sonrasını onlar hallediyor. emeklilik için yaşınızın dolmasını bekliyorsanız doğum gününüz emekliliği hak ettiğiniz gün oluyor:))) çift hediye yani. o hediyeye yani ikramiyeye kadar maaş alamıyorsunuz, bu da bir teknik hap bilgi olarak kalsın aklınızda. 

gelelim istifa olayına. önce bir anlamıyorsunuz açık söyleyeyim o kuş gibi özgür hali. ben nisan ayında istifa ettiğimde sevgilim ve yakın arkadaşlarım dışında kimseyle paylaşmadım; buna gerek duymadım. bütün bu süreci her adımda yanımda olan avukatım ile yürütüyor olmak da benim için büyük şans ve rahatlıktı. buradan sevgili avukatım Anıl'a bir kez daha teşekkür ediyorum. bu süreçte en büyük teşekkürü  aramızda 3500 kilometre olsa da  bütün süreci bilen, takip eden, her gün onlarca kez konuştuğum canım sevgilim Richard  eşsiz desteğiyle hak ediyor.  ismini vermeden teşekkür edeceğim insanlar da var:) sanırım ve umarım bu cümleden kendilerini tanırlar:) bütün bu süreci ellerinden geldiği kadar hasarsız atlatmam için çabalayan değerli dostlarıma buradan teşekkürler:) şişttt tanıdınız değil mi kendinizi? 

evet istifa diyordum, rahatlık diyordum. kamu çalışanı olmamak büyük özgürlük! yazarken, yaşarken bir amirinin olmaması, son zamanlarda benim gerçekten tahammül sınırlarımı zorlayan  birey olamamış ama hasbelkader yönetici olmuş insanlardan uzaklaşmak bana çok iyi geldi. 

''istediğim zaman istediğim yere gitmek ve istediğim şeyi yapabilmek büyük özgürlük'' böyle diyorum, eee nasılsın handan emeklilik nasıl gidiyor diye soranlara. 

ay bu kadar yeter bu konu:) gelelim hediyelere; kendime kırmızı taşlı bir yüzük daha aldım! fuar modeli yani tek bu handan hanım, diyorlar, puanınız bu kadar onu da ikiye katladık, diyorlar bunların hepsinin hem doğru hem de pazarlama taktiği olduğunu adım gibi bilsem de ben o anda yüzüğün parmağımda nasıl da güzel  durduğuna hayran hayran bakıyor ve aslında karar vermiş oluyorum almaya! bir de şans kolyesi hediye ettiler bir de çikolata:) aldım gitti! rich bana beni çok duygulandıran bir kart yolladı. buzdolabının kapısına yapıştırdım magnetlerle. her sabah beni sevdiğini okumak iyi geliyor:) 

günlük rutini şimdilik şöyle oluşturdum. sabah erken uyanış, önce bir fincan kahve biraz medya sonra ev toparlamaca duş alma bir fincan kahve daha. sonrası ne yemek yapacağıma ya da dışarıda nerede yiyeceğime karar verme, alışveriş ve bir semt turu için dışarı çıkma. 11 gibi sokakta oluyorum; şans oyunları oynayıp türk kahvesi & maden suyu içip oradan artık günü nereye bağlayacaksam oraya gidiyorum. bazan bir kitapçı bazan geri ev bazan kurtuluş bazan boğaziçi. dün boğaziçi oldu mesela akşam üzeri sokak barında iki bira yuvarladıktan sonra yemek için istikamet. 

deniz ürünleri iyiydi ama ana yemekten çok memnun kalmadım, şefe ( şefim şefim:)))) ilettim eleştirilerimi. 

temmuz ayında bu rutin iyi, ağustos ayına bir seyahat sıkıştırırım yunanı çok özledim yunanı, herhangi bir ada küçücük olması tercihimdir iki meze evi bir fırın bir meyhane yeter de artar bile! ilk fırsatta, ilk. birinci aşıyı dalyan'da olmuştum, ikinci istanbulda. sonra ver elini britanya!:)))) 


okuyamadığım kitapları:) izlediğim filmleri, son aldığım kozmetik ve bakım ürünlerini bir başka yazıya bırakıp bu upuzun yazıyı bitireyim. 

işinizi sevmiyorsanız kendinize iş dışında bir hobi edinin, mutlaka! ben yıllardır bu blogla ve sosyal medya yazarlığı ile yaptım bunu. çok keyif alarak senelerdir yazıyorum. keyif aldıkça da devam edeceğim. 

hoşgeldin 48 



8 comments:

  1. Judy Abbott dedi ki...:

    Orhan Pambık gibi bazan bazan demişsin 😂

  1. Handan dedi ki...:

    ay o ''bazan'' lı paragrafı anımsıyorum! o kadar uzatabilirsen orhan pamuk oluyorsun otomatikman:))))))

  1. blueagenda dedi ki...:

    Hem nice mutlu yıllar hem de hayırlı olsun. Kamuda çalışıyorum ve vasatlık beni her geçen gün bitiriyor Geçen tarot bakan arkadaşım diyor ki maskesiz iş ortamı istiyorsun ama bu işler ancak diplomasiyle çözülür.Bilemiyorum…

  1. Handan dedi ki...:

    blueagenda; merhaba. öncelikle çok teşekkürler iyi dilekleriniz için.
    kamuda vasatlık olsa iyi artık iş iyice paçozluğa döndü. benim yakından tanıdığım de da ayrımı yapamayan idareciler mi ararsınız, her şeye ama her şeye sabah hazırladığınız kahvaltı tabağına ( kağıt tabak ha) hayat sana güzel, kalıbını kullanan hayatında hiç bir şey olmayan insanlar mı dersiniz, ortam hakikaten ortalamanın altında.

    çözümlerden en bildiğimi ve yazdım ama sonra bir yazı daha kaleme almayı düşünüyorum; iş yaşamında yaşanan mobbing ve diğer sorunlara karşı yapılabilecekler, hukuksal ve idari yollara dair zihin açıcı öneriler olacak sanırım.

    sevgiler selamlar

  1. selen dedi ki...:

    Hayırlı olsun istifanız! Dilerim buralara daha fazla yazmak için bol vaktiniz ve motivasyonunuz olur. Sevgiler.

  1. Handan dedi ki...:

    selen merhaba, teşekkürler! umarım daha çok seyahat ve yeni yerler ile eylülde muhteşem bir blog olacak:) sevgiler...

  1. Nice senelere,
    Emekliliğin keyfini çıkarın. 2014 Fabrikam kapandı çalışmadım, 2018 emekli oldum. Ağır mobing görüyordum, fabrika kapanış haberi verilirken ağlayan çoktu bende ise gülümseme vardı, içimden kurtuldum dedim:)) özel sektörde berbat merak etmeyin..
    Sevgiler,

  1. Handan dedi ki...:

    selam yüreğimin iklimi; teşekkürler. mobbing öyle bir lanet ki bir süre sonra hiç bir şey düşünemiyorsunuz ''yeni hamlesi ne olacak'' diye düşünmekten! mutsuzluk anksiyete alıp başını gidiyor. çalışma hayatına başlarken bırakırken sevindiğim kadar sevinmemiştim! öyle bir yorgunluk öyle bir bıkkınlık... amirinden memurundan
    şimdi iyiyim
    sevgiler selamlar