istanbul notları; rejans, it's ok, cihangir, eskiler, yeniler...

23 Ocak 2016 Cumartesi
en sevdiğim şey; ayaklarımı uzatıp, gün içinde üstüme yapışanları silkeler gibi yazmak:))) 

hem kar hem güneş vardı bugün; ben de tadını çıkardım; önce kuaför; ar kuaför'den sevgili ali bey ne yaptı ne etti aylarca uğraştı ve saçımı yavaş yavaş kızıla çevirdi! bugün ilk kez sadece kızıla boyadı ve bingo, süper oldu. ar kuaför iletişim bilgileri instagram sayfamda var. sevgili ebru da manikür yapınca şıkır şıkır çıktım sokağa:))) 

sonra alışveriş ve yazı özlemiş olacağım ki tişört aldım!  marka yazmayacağım, ayıp! 

hem kar hem güneş varken cihangir'e uzun zamandır gitmediğimi fark edip bir yürüyüş tutturdum... ve cihangir; 

leyla ne yazık ki bir kere daha yine yok; isim ve işletmeci değişikliğine gitmiş; umarım bu kez uzun ömürlü olur mekan. aaa o arada unutmadan, rejans'a uğradım cihangire inmeden; kapalıydı, şubat ayında açılacaklarını biliyorum; bekliyorum. 

cihangir'in en yeni mekanı; it's ok; nefis kahveleri var. akarsu yokuşunda it's ok.  kedilerden yer bulursanız koltuğa kurulun değilse bar taburelerine tüneyin; hilal hanım ve yücel bey ile tanışın; keyfinize bakın. 

sonra? kahvenizi içtiniz, kar yağıyor; dolaşın biraz cihangir'de; acıktınız mı? özkonak lokantasına gidin; ben bugün karnıyarık yedim; gayet lezizdi.  

cihangir hep güzel. arada başka başka semtlere gitsem de seviyorum cihangir'i; zaman zaman eskisini konuşuyoruz da ben taaa kadir abilere kadar anımsıyorum! ay tamam yaşımız 40 oldu ne var!? 

sonra, sonra la cave; her zaman uygun fiyata şarap bulabileceğim bir yer benim için. la cave, iyi ki var! şarabı da kaptım! 

şimdi istanbul izlenimleri; 

cihangirde açılan daha doğrusu istanbulda açılan üçüncü dalga kahvecilerine ben artık yetişemiyorum. sayabilen varsa bana da söylesin. bir başka kahveci de bir espresso yuvarladım ama ona özel yazı yazacağımdan şimdilik yazmıyorum; sürpriz olsun. ,

*** 

en leziz bira; kazan birahanesi 
en yeni kahveci; it's ok 
şarap ve içki mağazası; la cave 
en kendimi iyi hissettiğim semt; cihangir 
her zaman; taksim / beyoğlu 
en iyi alışveriş; terkos pasajı 
nihayet uzun kollu bir elbise buldum terkos pasajında; mağazayı ancak sorarsanız tarif edebilirim; adını bilmiyorum. olmadı elinizden tutar götürürüm:)))) 

en istikrarlı mekan; karaköyüm; sevinç hanım mekanı için kendisi alışveriş yapan özel bir işletmeci; bugün yine dünya kadar alışveriş yapmış ve hala daha akşama gelecek insanları mutlu etmek için çiçek sipariş ederken ben sohbeti kesip kuaförden ayrıldım, ha evet aynı kuaföre gidiyoruz; ar kuaför, bana sevgili sevinç hanımın tavsiye ettiği bir yer ve çok memnunum. 

zaman zaman gideceğim bu şehirden, deniz kenarında küçük bir kasabada akşama kadar denize bakacağım desem de böyle bir turdan sonra nereye gidiyorsun handan yaaa! diyorum kendime:)))) 

başka? başka bir şey şimdilik yok; ben şarabımı tazeleyeyim yarın feriköy organik pazara mı yoksa yine semt pazarına mı gitsem diye düşünürken siz bu yazıyı okuyun ya da okumayın ya siz de koyun içkinizi keyfinize bakın. 



0 comments: