eski bir fotoğraf ile başlayayım yazıya
mekan white mill
cihangir
***
ne yazacaktım ben? ah anımsadım; metro market gastronometro bünyesinde leziz bir tadım / workshop / atölyeye katıldım; önce onu yazacağım.
damağımızı geliştirmek için ne yapmalıyız, sorusunu sirha'da da şeflere sormuş ve birbirine benzer yanıtları almıştım; elbette ortak yanıt, daha çok tadım. bu anlamda telefonum çalıp şef paul da costa greaves ile bir atölyeye katılmak ister misiniz, diye davet gelince ilknur hanım, hiç ikiletmeden metro güneşli'ye gittim.
önce bir havuçlu üzümlü kek, sonrasında erüst tarım'ın mikro filizlerini de kullanarak bir tuzlu tabak hazırladı şef paul da costa, üzümlü keki fazlasıyla beğenen ben tuzlu tabak için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. zira çok birbirine karışmış tatları sevmiyorum; daha soft ve baskın ve en fazla bir iki malzeme ile yapılan leziz tabaklar her zaman favorim. ama bu mikro filizlerin mutfak tezgahımda olması ve minicik nane, su teresi vs. elimin altında bahçedeymişim gibi bir çok otun bulunması hoşuma gidecek bir şey. bir ara erüst tarımın internet sayfasını detaylı incelemeliyim. yenilebilir çiçekler benimle eve kadar geldi; evet, dün akşamki vodka bardaklarını süsleyen onlardı. hatta dilimizi elektriklendiren elektrik çiçeğini de bardağa sürdüm.
tadım ve atölyeler en sevdiğim şeyler. bunun için uzaklara bile gidebiliyorum istanbulda hiç üşenmeden. metro her zaman olduğu gibi konuksever ve şefler çok yardımcı.
gastronometro'dayken bir başka tadımını yaptığım şey ise çay oldu. rioba çaylarından ingiliz olanını tattım aslında biraz daha zamanım olsa bir kaç çeşidini daha tadardım ama en favorim olan ingiliz çayını tattım ve oradan ayrıldım.
rioba çayları instagram sayfası; riboaturkiye
bi bakın derim. keza gastronometro sayfasını da takibe alın ama aç karnına pek bakmayın.
kek, kahve, tuzlu tabaktan bir lokma, çay... sonra handan kilo alıyor:) akşama spora marş marş
***
çantamda yeni bir kitap var; namaste / özcan yurdalan. nepal hindistan gezi notları, diyor alt başlık. özcan yurdalan benim uzaktan tanıdığım bir fotoğrafçı / gezgin. bakalım neler yazmış.
***
bahar geldi geçiyor. hala gezmeye nereye gitsem karar veremediğimden bilet almış değilim. bir işaret bekliyorum.
***
şef masaları, kitaplar, geziler, yeni rotalar... hadi ben okumaya tatmaya keşfetmeye
Biz evde fesleğen ve maydonoz yetiştiriyoruz Handan :) Yetiştirdiğimiz fesleğenle ayda 1 kez fesleğenli makarna bile yapıyoruz :)))